MOSKOVA'DA GÖRÜLECEK YERLER
Rusya'nın başkenti Moskova mutlaka görülmesi gereken yerlerden birisi. Tarihi ve doğal güzelliklerle dolu bu şehiri 2011 yılının son ayı yani Aralık ayında görme fırsatım oldu. Moskova nehrinin içinden geçtiği bu şehir mimarisi ile ünlü metro sistemine sahip.
Moskova şehrinin kalbi Kızıl Meydan'da ve bu meydanda yer alan Kremlin Sarayı'nda atıyor. 15. yüzyılda Kremlin'in duvarları tamamlandıktan hemen sonra yapılan Kızıl Meydan, tarih boyunca idamlara, gösterilere, geçit törenlerine ve mitinglere sahne olmuş. Moskova'nın ilk halk kütüphanesi ile üniversitesi de burada kurulmuş.
XVI. yüzyıl'da meydan, Kurtarıcı ve Svyatoy Nikolay kapıları önünde, üzerinde köprülen kurulan bir hendekle Kremlin'den ayrılıyordu. Meydanın güneyinde, bir demir parmaklıkla çevrili taştan bir tribün (Lobnoye Mesto) yükseliyor, çarın ukazları buradan ilan ediliyor ve ölüm cezaları burada yerine getiriliyordu. Meydanı Kremlin'den ayıran hendek 1812'de kapatıldı.
1930'da Kızıl Meydan'ın taşları yenilendi ve 1818'de Minin ve Pojarski için meydanın ortasına dikilmiş olan anıt, geçit törenlerini ve gösterileri engellememesi için Vasili Blajenni Katedrali'nin önüne taşındı. Sovyetler Birliği döneminde her yıl 1 Mayıs ve 7 Kasım'da (Ekim Devrimi) düzenlenen geçit törenleri, Kızıl Meydan'daki en önemli kutlamalardı.
Kremlin ve Kızıl Meydan 1990 yılında 13. yüzyıl'dan beri Rusya tarihiyle olan güçlü bağları nedeniyle UNESCO Dünya Mirasları Listesi'ne girdi.
Bir kare şeklindeki Kızıl Meydan gerçekten şehrin en büyüleyici mekanlarından birisi. Bütün tarihi eserler adeta bu kare meydanın etrafında sıralanmış. Kızıl Meydan'da Kremlin Sarayı'nın yanısıra St.Vasili Kilisesi ve Lenin Mozolesi de mutlaka görülmesi gereken yerler arasında.
Kızıl Meydan'ın ortasında Rus mimarisinin nadide parçası olarak bilinen St. Basil Kathadreli (St. Vasili) yer alıyor.
St. Basil nadir bir katedral. Mimar ana kubbenin etrafına 8 tane küçük kilise yapmış ve bir kiliseden diğerine geçiş yolları var. Her kilise ayrı bir azize adanmış.
Moskovada yaşayan milyarder sayısının diğer dünya şehirlerden fazla olduğu söyleniyor. En çok milyarderin yaşadığı şehir ünvanına sahip. 007 ylı istatistiklerine göre dünyanın en pahalı şehirleri listesinde 1. sıraya yerleşmiş. Aklınıza gelebilecek bütün lüks markalara da şehirde rastlamak mümkün. Çok sık alışveriş merkezleri var. Fiyatlar ise bir o kadar pahalı. Moskova'dan matruşka ve buzdolabı süsü magnetin dışında alabileceğiniz hediyelik ürün sayısı oldukça sınırlı.
Yaklaşık 3 saat uçak yolculuğu ulaşabileceğiniz Moskova'da trafik ise rezalet. 3 saatlik uçak yolculuğunun ardından şehir merkezindeki otelimize varmamız neredeyse 3 saati buldu. İstanbul'u aramadım dersem yalan olur... Trafikteki otomobil sayısına inanamazsınız. Benzin çok ucuz olduğu ve sosyalist rejimin yıkılmasının ardından halkın tüketim eğiliminin artmasıyla araba sahibi olan Rusların sayısı da artmış.
Şehirde bana oldukça ilginç gelen Putin döneminde içki tüketimine bazı yasaklar getirilmiş. Rehberimizin anlattığına göre saat 21.00'den sonra içki satışı yasak. 18 yaş altı zaten içki alamıyor. Yasaklara uymamanın cezası yüksek. En çok tüketilen içki doğal olarak votka. Ardından bira geliyor.
Avrupa'nın genel sorunu nüfusun giderek yaşlanması Moskova'da da gözleniyor. Putin nüfusun gençleşmesi ve çocuk yapmayı teşvik etmek için bazı teşvikler getirmiş. Hükümet birden üç çocuğa kadar 15 bin dolara ulaşan para yardımı yapıyor.
Moskova şehrinin kalbi Kızıl Meydan'da ve bu meydanda yer alan Kremlin Sarayı'nda atıyor. 15. yüzyılda Kremlin'in duvarları tamamlandıktan hemen sonra yapılan Kızıl Meydan, tarih boyunca idamlara, gösterilere, geçit törenlerine ve mitinglere sahne olmuş. Moskova'nın ilk halk kütüphanesi ile üniversitesi de burada kurulmuş.
XVI. yüzyıl'da meydan, Kurtarıcı ve Svyatoy Nikolay kapıları önünde, üzerinde köprülen kurulan bir hendekle Kremlin'den ayrılıyordu. Meydanın güneyinde, bir demir parmaklıkla çevrili taştan bir tribün (Lobnoye Mesto) yükseliyor, çarın ukazları buradan ilan ediliyor ve ölüm cezaları burada yerine getiriliyordu. Meydanı Kremlin'den ayıran hendek 1812'de kapatıldı.
1930'da Kızıl Meydan'ın taşları yenilendi ve 1818'de Minin ve Pojarski için meydanın ortasına dikilmiş olan anıt, geçit törenlerini ve gösterileri engellememesi için Vasili Blajenni Katedrali'nin önüne taşındı. Sovyetler Birliği döneminde her yıl 1 Mayıs ve 7 Kasım'da (Ekim Devrimi) düzenlenen geçit törenleri, Kızıl Meydan'daki en önemli kutlamalardı.
Kremlin ve Kızıl Meydan 1990 yılında 13. yüzyıl'dan beri Rusya tarihiyle olan güçlü bağları nedeniyle UNESCO Dünya Mirasları Listesi'ne girdi.
Bir kare şeklindeki Kızıl Meydan gerçekten şehrin en büyüleyici mekanlarından birisi. Bütün tarihi eserler adeta bu kare meydanın etrafında sıralanmış. Kızıl Meydan'da Kremlin Sarayı'nın yanısıra St.Vasili Kilisesi ve Lenin Mozolesi de mutlaka görülmesi gereken yerler arasında.
Kızıl Meydan'ın ortasında Rus mimarisinin nadide parçası olarak bilinen St. Basil Kathadreli (St. Vasili) yer alıyor.
St. Basil nadir bir katedral. Mimar ana kubbenin etrafına 8 tane küçük kilise yapmış ve bir kiliseden diğerine geçiş yolları var. Her kilise ayrı bir azize adanmış.
Moskovada yaşayan milyarder sayısının diğer dünya şehirlerden fazla olduğu söyleniyor. En çok milyarderin yaşadığı şehir ünvanına sahip. 007 ylı istatistiklerine göre dünyanın en pahalı şehirleri listesinde 1. sıraya yerleşmiş. Aklınıza gelebilecek bütün lüks markalara da şehirde rastlamak mümkün. Çok sık alışveriş merkezleri var. Fiyatlar ise bir o kadar pahalı. Moskova'dan matruşka ve buzdolabı süsü magnetin dışında alabileceğiniz hediyelik ürün sayısı oldukça sınırlı.
Yaklaşık 3 saat uçak yolculuğu ulaşabileceğiniz Moskova'da trafik ise rezalet. 3 saatlik uçak yolculuğunun ardından şehir merkezindeki otelimize varmamız neredeyse 3 saati buldu. İstanbul'u aramadım dersem yalan olur... Trafikteki otomobil sayısına inanamazsınız. Benzin çok ucuz olduğu ve sosyalist rejimin yıkılmasının ardından halkın tüketim eğiliminin artmasıyla araba sahibi olan Rusların sayısı da artmış.
Şehirde bana oldukça ilginç gelen Putin döneminde içki tüketimine bazı yasaklar getirilmiş. Rehberimizin anlattığına göre saat 21.00'den sonra içki satışı yasak. 18 yaş altı zaten içki alamıyor. Yasaklara uymamanın cezası yüksek. En çok tüketilen içki doğal olarak votka. Ardından bira geliyor.
Avrupa'nın genel sorunu nüfusun giderek yaşlanması Moskova'da da gözleniyor. Putin nüfusun gençleşmesi ve çocuk yapmayı teşvik etmek için bazı teşvikler getirmiş. Hükümet birden üç çocuğa kadar 15 bin dolara ulaşan para yardımı yapıyor.
Yorumlar