KOŞU BANDININ BEKÇİSİ SAMİM!

Uzun zamandır koşu bandı almak istiyordum. Sonunda eşim Almanya dönüşü bana sürpriz yaparak yılan hikayesine dönen bu konuya son noktayı koydu. Ancak gelin görün ki, Samim yüzünden koşu bandı salonun bir köşesinde şimdilik bir aksesuar olarak duruyor.

Hatta onun yeni şekerleme mekanı desek daha doğru olur. Koskoca evde sanki başka yer kalmamış... Ne zaman ben spor yapmaya niyetlensem hemen koşa koşa gelip bandın üzerine uzanıyor.

Hele koşu bandının üzerinde bir duruşunu görseniz; Mısır piramitlerini koruyan sfenks sanırsınız... Arada bir de gerinip bandın kemerini tırmalamıyor mu? Artık çıldırma noktasına geldim! Böyle giderse benim spor olayı yalan olacak. Ne yapacağımı şaşırdım.

Geçen gün oğlumun aklına dahice bir fikir geldi: "Acaba koşu bandını en hızlı ayarda çalıştırıp Samim'i de üzerine koysak ne yapar?"

İlk başlarda bu fikre şiddetle karşı çıkarken, son günlerde böyle bir hareket karşısında Samim'in vereceği tepki aklımı içte içe kurcalamaya başladı. Hatta bu dahice planın heyecanından olsa gerek, geceleri gözüme uyku girmiyor. Şimdi bu planımızı hayata geçirmek için eşimin evde olmadığı bir zamanı kolluyoruz. İşte, o zaman zafer ve koşu bandı tamamen benim olacak!