DİSNEY MÜZİKALİ, TAM BİR PAZARLAMA TEZGAHI!
Her ne kadar artık orta yaşlılar kategorisinde olsam da ruhen kendimi hala 8-10 yaşındaki kız çocukları gibi hissettiğim için Disney Müzikali'ne gitmeyi çok istiyordum. Zaten iki ay önceden yazılı ve görsel medyanın reklam bombardımanı ile beynimiz yıkandığı için bu müzikal sadece miniklerde değil, biz büyüklerde de bayağı bir merak uyandırmıştı.
Neyse sonunda arkadaşım Şenay'ın sponsorluk desteği sayesinde iki gün önce oğlumla birlikte bu gösteriyi izleme fırsatını bulduk. Eee haliyle çocukluğumda böyle uluslararası çapta müzikalleri izleme imkanım olmadı. Ne yapayım? Yani İbo'nun deyimiyle "Memlekette Oxford vardı da biz mi gitmedik?" Bizimkisi de işte o hesap! Bu arada oğlum da artık buluğ çağında! Yani aslında annesinin kötü emellerine alet olan kurban durumunda.
Ama olsun, 'bizim gönlümüz çocuk' deyip (Tabii bu lakırdı bana ait! Çünkü oğlumu rüşvetle ikna ettim) Eyüp'deki Haliç Kongre Merkezi'nin yolunu tuttuk. Metrobüsle Halıcıoğlu'na gidip oradan 5 dakikada taksiyle hemen önünde iniyorsunuz. Yani gidiş çok basit. Geç kalma korkusundan gösteriye neredeyse bir saat kala oradaydık. Çocuklara yönelik her organizasyonda olduğu gibi içeride ise teşkilat tamamdı. Disney karakterlerinin oyuncaklarının satıldığı standlar salonda sağlı sollu kurulmuştu. En ucuz oyuncağın fiyatı 20 liradan başlıyordu. Basit plastik bir maddeden yapılmış bir kılıcın fiyatı ise tam 30 liraydı. Pazara gitseniz en fazla 5 liraya rahatlıkla alırsınız. Oğlum da aksi gibi gidip onu beğenmez mi... Yani bizim 13 yaşındaki oğlumuz böyleyse 4-5 yaşında çocuk sahibi anne babaların vay haline! Çünkü çok iyi bilirim o yaş çocuklarının inatçı ve ısrarlı tutturmalarını...
Hiç unutmuyorum, büyük oğlum 5-6 yaşlarındaydı. Kayınvalidem ve görümcemle birlikte Galeria'ya gitmiştik. Kazara oyuncak mağazasına girme gafletinde bulunduk! Şeytan sanki dürtüyor... Ay, orada bizim Wolkswagen'in akülü oyuncak modelini görmesin mi... Aman Allahım yıktı ortalığı. Tutturdu 'Ben wos wos düt düt'ü istiyorum' diye ama bugünkü parayla neredeyse 1 milyara satılan arabayı almamın imkanı yok. Hani o zaman bizim arabayı satsak o kadar etmezdi!
İyi de gel anlat, anlatabilirsen o yaştaki çocuğa... Ben tatlı dille ikna etmeye çalışıyorum o sürekli ağlıyor ama ne ağlama! Resmen tepiniyor, yerlerde yuvarlanıyor! Bir saatte zor çıkabildik dışarı, resmen bütün Galeria esnafına rezil olmuştuk. O yüzden çocukların ısrarlı isteklerine 'hayır' demenin ne kadar zor olduğunu çok iyi bilirim.
Neyse konuyu çok dağıttım, gelelim müzikale...Yaklaşık iki saat süren müzikali özetlemek gerekirse; yüzlerce kez izlediğimiz Pamuk Prenses, Külkedisi ve Güzel-Çirkin masallarının dans ve müzik eşliğinde sahneye konmasından ibaret! Evet bu kadar basit... Disney karakterleri gösterinin sunucusu, yani masalları anlatan kahramanlar pozisyonunda.
Kısacası; tam bir hayal kırıklığı! Bildiğimiz masalları allayıp pullayıp Disney ambalajıyla paketleyip çok güzel yutturmuşlar! Disney Müzikali tam bir 'masalmış' yani...
Herhalde para verip gitseydim daha çok içime otururdu (Bu arada biletler 170 liradan satılıyormuş!) ama yine de zamanımı boşa harcadığım için çok üzüldüm!
Siz de çocuğunuzu bu müzikale götürmeyi düşünüyorsanız benim size önerim; hiç boşuna ne paranızı ne zamanınızı harcayın! Devlet ve şehir tiyatrolarında da sahnelenen çok daha güzel oyunlar var. Bizim gibi pazarlama tezgahlarına gelmeyin!
Neyse sonunda arkadaşım Şenay'ın sponsorluk desteği sayesinde iki gün önce oğlumla birlikte bu gösteriyi izleme fırsatını bulduk. Eee haliyle çocukluğumda böyle uluslararası çapta müzikalleri izleme imkanım olmadı. Ne yapayım? Yani İbo'nun deyimiyle "Memlekette Oxford vardı da biz mi gitmedik?" Bizimkisi de işte o hesap! Bu arada oğlum da artık buluğ çağında! Yani aslında annesinin kötü emellerine alet olan kurban durumunda.
Ama olsun, 'bizim gönlümüz çocuk' deyip (Tabii bu lakırdı bana ait! Çünkü oğlumu rüşvetle ikna ettim) Eyüp'deki Haliç Kongre Merkezi'nin yolunu tuttuk. Metrobüsle Halıcıoğlu'na gidip oradan 5 dakikada taksiyle hemen önünde iniyorsunuz. Yani gidiş çok basit. Geç kalma korkusundan gösteriye neredeyse bir saat kala oradaydık. Çocuklara yönelik her organizasyonda olduğu gibi içeride ise teşkilat tamamdı. Disney karakterlerinin oyuncaklarının satıldığı standlar salonda sağlı sollu kurulmuştu. En ucuz oyuncağın fiyatı 20 liradan başlıyordu. Basit plastik bir maddeden yapılmış bir kılıcın fiyatı ise tam 30 liraydı. Pazara gitseniz en fazla 5 liraya rahatlıkla alırsınız. Oğlum da aksi gibi gidip onu beğenmez mi... Yani bizim 13 yaşındaki oğlumuz böyleyse 4-5 yaşında çocuk sahibi anne babaların vay haline! Çünkü çok iyi bilirim o yaş çocuklarının inatçı ve ısrarlı tutturmalarını...
Hiç unutmuyorum, büyük oğlum 5-6 yaşlarındaydı. Kayınvalidem ve görümcemle birlikte Galeria'ya gitmiştik. Kazara oyuncak mağazasına girme gafletinde bulunduk! Şeytan sanki dürtüyor... Ay, orada bizim Wolkswagen'in akülü oyuncak modelini görmesin mi... Aman Allahım yıktı ortalığı. Tutturdu 'Ben wos wos düt düt'ü istiyorum' diye ama bugünkü parayla neredeyse 1 milyara satılan arabayı almamın imkanı yok. Hani o zaman bizim arabayı satsak o kadar etmezdi!
İyi de gel anlat, anlatabilirsen o yaştaki çocuğa... Ben tatlı dille ikna etmeye çalışıyorum o sürekli ağlıyor ama ne ağlama! Resmen tepiniyor, yerlerde yuvarlanıyor! Bir saatte zor çıkabildik dışarı, resmen bütün Galeria esnafına rezil olmuştuk. O yüzden çocukların ısrarlı isteklerine 'hayır' demenin ne kadar zor olduğunu çok iyi bilirim.
Neyse konuyu çok dağıttım, gelelim müzikale...Yaklaşık iki saat süren müzikali özetlemek gerekirse; yüzlerce kez izlediğimiz Pamuk Prenses, Külkedisi ve Güzel-Çirkin masallarının dans ve müzik eşliğinde sahneye konmasından ibaret! Evet bu kadar basit... Disney karakterleri gösterinin sunucusu, yani masalları anlatan kahramanlar pozisyonunda.
Kısacası; tam bir hayal kırıklığı! Bildiğimiz masalları allayıp pullayıp Disney ambalajıyla paketleyip çok güzel yutturmuşlar! Disney Müzikali tam bir 'masalmış' yani...
Herhalde para verip gitseydim daha çok içime otururdu (Bu arada biletler 170 liradan satılıyormuş!) ama yine de zamanımı boşa harcadığım için çok üzüldüm!
Siz de çocuğunuzu bu müzikale götürmeyi düşünüyorsanız benim size önerim; hiç boşuna ne paranızı ne zamanınızı harcayın! Devlet ve şehir tiyatrolarında da sahnelenen çok daha güzel oyunlar var. Bizim gibi pazarlama tezgahlarına gelmeyin!
Yorumlar