DONDUM, DONDUM... DONDUM, DONDUM...

11-12 Ocak tarihleri arasında iş gezisi nedeniyle Almanya Kuzey Ren-Vestfalya eyaletinin başkenti Düsseldorf'a gittim. Gerçi uçağa binene kadar Avrupa soğuktan donarken bu daveti kabul etmemin ne kadar akıllıca olup olmadığını sorgulamadım değil. Ama ayıp olmasın diye son dakika iptal etmek yerine Mazhar Alanson'un "Yandım, yandım..." şarkısı kulağımda Almanya'nın yolunu tuttum.

Sabah 05.00'de havaalanında buluşup 3 saat uçak yolculuğundan sonra Düsseldorf'a vardık. Tabii meşhur Alanson'un "Yandım" şarkısını uçaktan inince "Dondum, dondum.." olarak Almancaya çevirmek zorunda kaldım! Malum, eksi 4 derece, Ren nehri bile donmuş. Şehir adeta terk edilmiş gibi sokaklarında tek tük insanın dolaştığı bir manzaraya sahip. Biz ise bir sigorta şirketinin basın toplantısı için Almanya'dayız! "Ama ne gam, soğuk bize vız gelir" deyip bavulları otele attıktan sonra soluğu sokakta aldık.

Dondurucu soğuğa rağmen otelimizin merkezi bir yerde olması ise en büyük şansımızdı. Zara, H&M, Benetton ve ismi şu anda aklıma gelmeyen çok sayıda mağaza Ren nehrinin ortadan ikiye böldüğü caddenin karşı tarafında bizi bekliyordu. Bu yüzden rehberimizin şehir turu teklifini kibarca geri çevirip Alman ekonomisine katkıda bulunmayı tercih ettik.

İşte, bu da donduğumuzun resmidir! 12 Ocak'da basın toplantısının düzenlendiği iş merkezinin 28. katındayız ve üstüne üstlük terasta...